Archives for Åžubat 2011

Düşlerinize sıkı sıkı sarılın. Pozitif düşünceye giden yolda onlara çok ihtiyaç var, unutmayın sakın! Ve tabii olumlu düş-ünün. Bundan böyle bardağın yarısı boÅŸ deÄŸil, yarısı dolu; anlaÅŸtık? “Hep karar veriyorum sonra yine unutuyorum.” diyenlere ev ödevi: KoÅŸun ozalitçiye, bastırın bunları, asın evinize!

Sevgililer gününü kutlayanlardan mısınız , yoksa bizim gibi sadece kendi özel günlerinizi mi önemsiyorsunuz bilemiyorum, ama el emeği bu notlar çok sevimli!

Pazar akÅŸamı anneanneleri ve Elif(Teyzeleri) Merva ve Neva’yı talep edince, bize de akÅŸamı sinemaya giderek deÄŸerlendirmek düştü. Tıklım tıklım bir sinemada AÅŸk Tesadüfleri Sever’i izledik. Film çok keyifli.   Ankara’yı hiç bu kadar güzel görmemiÅŸtim, öyle güzel çekmiÅŸler ki  Ankara’yı… Belçim Bilgin çok baÅŸarılı, Mehmet Günsür’ü zaten anlatmaya gerek yok. (Bazı sahnelerde saçı kısaydı, uzun saçı erkeklere [Read On]

Renkten korkmayan cesur kişiler bunun ödüllerini alırlar. Bakın, yerler maviye boyanınca ne kadar içaçıcı bir görüntü çıkmış ortaya!

Meriç’le MuhteÅŸem Yüzyıl hakkında konuÅŸurken ben diziye verdim veriÅŸtirdim. Mahidevran Sultan’ın Hürrem’i dövmesi fikri bana çok saçma geldi, o konumdaki bir kiÅŸi bu kadar alçalmaz diye iddia ettim. Meriç’se Boleyn Kızları’ndan örnek vererek, hırslanmış bir kadının ne yapacağının asla kestirilemeyeceÄŸini iddia etti. Nitekim… Meriç haklı çıktı! Dizinin bu kısmı kurgu murgu deÄŸilmiÅŸ. Mahidevran Sultan Hürrem [Read On]