Gerçek bir parti canavarıyımdır.
O yüzden Neva ve Merva bu sene partilerini evde değil de, okuldaki okullarındaki Doğa Cafe’de yapmak isteyince çaktırmadan biraz bozulduysam da, parti onların partisi diye düşünüp müthiş bir olgunluk göstererek(!) kabul ettim…
Bir bakıma işime de geldi aslında, çünkü iş yoğunluğu ve gribin vücuduma yaptığı ziyaret birleşince, bu parti için çok da uzun uzun hazırlanmaya fırsatım olmadı…
Pastayı her zamanki gibi sabah erkenden pasta ekipmanlarıyla bizim evin yolunu tutan Işıl yaptı.
Pinyatanın içerisini Işıl’ın verdiği dahiyane fikirle şekerin yanısıra tokalar,balonlar, düdüklerle doldurduk.
Pinyata poşetlerinin ve gelenlere teşekkür kartıyla beraber verdiğimiz hediyeleri koyduğumuz poşetin üzerine de Neva ve Merva’nın taktığı rozetteki resimden çoğaltıp yapıştırdım.
Sonuçta çocukların mutlu olduğu, kahkahalı, gülücüklü, şapırtılı bir partiyi daha geride bıraktık.
Geriye yine fotoğraflar kaldı…
Hediyeleri koyduğumuz yeşil el arabasını ben boyadım, ama renk ve desen seçimleri Merva’ya ait ve bununla gerçekte gurur duyuyor! : )
O gün kendilerini “twincess” (İkiz prensesler) gibi hissettikleri için olsa gerek, o gece yatmadan önce minik böceğim Merva “Keşke doğumgünümüz sonsuza dek sürse.” dedi…
Neva ve Merva'nın annesi, İbotane'nin eşi, Nur'un Gemisi'nin kaptanıyım. Burada dekorasyon, projelerim ve aklıma düşen diğer herşey üzerine yazıyorum... Partiler için organizasyon ve catering hizmeti veriyorum.
Kendinize bir çay alın ve evinizdeymiş gibi davranın! 
Nice güzel yaşlara inşallah 😉
Yalnız lafa bakar mısın ?
“Keşke doğumgünümüz sonsuza dek sürse.”
Ben bu kızları ve de bizim Nisa’yı yemek istiyorum…
Cidden! :)))
LÂLİŞŞKOOO
Ben tğm çocukların yorumlarına bayılıyorum, çocuk bakış açısının bir numaralı hayranıyım!
Bi’de; Sen saçını mürdüm rengine filan mı boyadun Nuriçe?
Burdan bakınca öyle gözüküyor…
Yada elbisenin ve güneşin yansımasından mı öyle gözüküyor?
Boyamadımm, ama çok severim kendisini, lakin boya moya gibi şeylerle uğraşacak heves bende yok!
Offf… resimleri görünce ne çok özlemişim sizleri daha iyi anladım. 19 Mayıs’ı iple çekiyorum valla. Ayrıca 5 yaş deyince bir yutkundum. Biz daha ısınma turlarındayken kızların iki ellerindede kurabiye salondaki orta sehpanın etrafında dolaşmaları geldi. Sehpaya tutunmadan yürüyemiyorlardı o zaman sanırım daha. Nasıl da geçti zaman?? Minicik Böcek ve Nevakuş demek artık 5 yaşında, vallahi gözlerim yaşardı
Sizi çok Seviyorum 
Biz seni daha çok seviyoruz Sarah Kay!
Bizim kızlar büyüdü, artık küçük Sera ve Yamanlar’ı seveceğiz demektir : )