Nasıl başardığımızı bilemiyorum, ama 75 metrekarelik minicik bir eve taşınıp, yerleşmemiz 4 tam günümüzü aldı.
Evin içerisini düzmekse en zoruydu herhalde, o kadar çok detay var ki düşünülmesi gereken.
Bunu bilmiyor oluşuma şaşırmayın, biz evlenmeden 2 ay kadar önce İbotane evimize taşınmıştı, onun önceden her tür mutfak eşyası vs olduğu için de monbilyacılar seçtiğimiz mobilyaları getirdikten sonra, bana da sadece annemin hazırladığı çeyiz paketimi , kendi özel eşyalarımı, kitaplarımı sırtlanıp gelmek kalmıştı.
Ttaile gitmeden hemen önce 1 gün içinde kendimizi eve “atmış” en azından yatacak yatakları yerleştirmiş, belli başlı taşımaları yapmıştık. Geçtiğimiz haftasonu da mutfak yerleştirme, detaylarla ilgilenme zamanıydı. Bir yandan da kızlar hastaydı, ama hiçbirşey bizi yıldıramadı! Onlar iyileşir iyileşmez de hep beraber Şile’de ilk kez denizin tadını çıkarttık.
4 günün sonunda yerleşme tam anlamıyla gerçekleşti mi peki derseniz…
HAYIR!!!
Duvara monte edilecek saksılar, çakılacak tablolar (Hepsi de göz “Nur”u, neredeyse 1 senedir kırevimde kullanırım diye çeyiz biriktiriyordum), verandaya monte edilecek fenerler, rüzgar çanı vs derken 4. günümüzde sadece ve sadece bu detaylarla uğraştık.
Bu arada elimizde olan doğal görünümlü ikiz bir yatağı yeni aldığım püskürtmeli boya tabancasıyla 2-3 saatte beyaza boyadım ve görüntüsü birdenbire değişiverdi. Bu işlerle ilgili olanlarınız varsa, şimdilerde fiyatları çok ucuzlamış olan bu tabancalardan alınız ve de kullanınız diyorum.
Şimdi siz benim sedir gibi kullandığım bu yatak için öncesi- sonrası foto da istersiniz, ama ne yazık ki ben öncesini çekmeyi unuttum. Es kaza bir yerde bulabilirsem bir ara paylaşırım sizlerle, ama pek umudum yok… Hiç değilse sonrasını paylaşırım, merak etmeyin : ))
Taşıdıklarımızı gören komşular herşeyi bu evden götürdüğümüzü sandılar, oysa kışlık evimiz sadece depoydu, alıp alıp bizim evde birtiktiriyordum, veya kumaş kaplama vs gibi işleri hep kendi bildiğim yerlerde İstanbul’da yaptırdım, o nedenle buradan epeyce eşya taşıdık gibi göründü!
Bu arada hala istediğim perdeleri bulamadım, ama olsun ümitliyim. Kafamı toparlayıp en kısa zamanda bu işi de halledeceğim : ) veee sizlerle evin son halini paylaşacağım…
Bu koşturma sırasında havluluğu paketinden çıkardığımız sırada Nevakuş onu kafasına geçirip, bana melek pozu verince hemen görüntüledim. Ondan heveslenen Merva da o sırada hasta ve huysuz olduğu için aşağıda göreceğiniz aksi melek pozlarını verdi.
PiSi: Alaçatı dönüşünde Kırkağaç’tan almıştım bu saksıları, içlerine petunya dikeceğim… : ) Kuş kafesi de Paşabahçe’den… Ne zamandır kendime güzel bir kafes arıyordum, bu sezon Paşabahçe bu ihtiyacımızı da gidermiş
Hadi yerleşin de yeni ev kutlamasına gelelim!!!!
Yeşim
Utanmazca kendini davet ettiren kadın
evet yani bu ne rahatlık???
Yorumuma yaptığı yorum da aşağıdaki gibi
Tekrar edilen yorum bulundu; görünen o ki bu yorumu daha önceden zaten yapmışsınız!
Taşınma-Boya/Badana işlerinden nefret ederim…
Güle güle oturun. Merva’nın pozuna bayıldım
bahçe de muhteşem görünüyor nurişko!
yok yok daha güzel olacak : )